anadoluverumelimedya.com

Çanakkale’de altın madeni için ağaçlara kıyılıyor: Sorun çok acil, tehlike ve felaket çok büyük

MUSTAFA DERMANLI / Birgün

Reklam alanı

Barışın ve huzurun kenti Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağı Atikhisar Barajı, Kanadalı bir maden şirketi olan Alamos Gold’un işgali altında. Üç maden ruhsatı alanının birleştirilmesi ile 3432 hektar büyüklüğündeki bir alanda faaliyette bulunacak olan Kirazlı Altın Madeni işletmesi, hukuka aykırı bir şekilde ‘’ağaç kıyımına’’ başladı.

İzinsiz bir şekilde yapılan bu ağaç kıyımı sonrasında Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve çevre örgütleri dün (Cuma) doğa kıyımının yapıldığı alana giderek bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.

Yapılan basın açıklamasında konuşan Başkan Ülgür Gökhan, “Kazdağlarının önemini yıllardır anlatıyoruz. Anlatmaya da devam edeceğiz. Dere yatağının içerisindeki tüm ağaçlar katledilecek. Bunun henüz başındayız. Peki, bu niye yapılıyor? İnsani bir gereksinim mi var? Hayır. Sadece burada birkaç ton altını çıkartmak için katliam yapılıyor. Bunu işlerken de bu dağlar aşağı inecek, ağaçlar kesilecek, bu siyanürlenmiş topraklar kuyulara doldurulacak ve su damarlarımız süreç içinde zehirlenecek. Tabiyatıyla oksijenimiz yok olacak. ‘Bin Pınarlı Kazdağı’ yok olacak. Dünyanın oksijeni en yüksek ikinci dağı burası. Çanakkale’nin su ve hava kaynağı için çok önemli bir risk taşıyor. İnsan olan herkesin bu katliama dur demesi lazım” dedi.

Bu basın açıklamasının ardından Çanakkale Çevre Platformu’nun çağrısıyla bugün (Cumartesi) Çanakkale Cumhuriyet Meydanı’nda kitlesel bir basın açıklaması yapıldı. Oldukça kalabalık bir topluluğun destek verdiği buluşmada sürecin geldiği nokta anlatılırken, konuşmalacıların sözlerinin ardından sık sık sloganlar atıldı. Konuşmalar sonunda da bir ekip zeybek oynadı ve, “Çanakkale doğasıyla, kültürüyle anılmalı, madenlerle değil” dediler.

“ORMANIMA, SUYUMA, KAZDAĞI’NA DOKUNMA”

Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şube Başkanı Prof. Dr. Türker Savaş’ın, Çanakkale Çevre Platformu adına okuduğu basın açıklamasının önemli kısımları şöyle:

“15 yıldır çalışmalarına hukuki engeller ve kamuoyu baskısı nedeniyle devam edemeyen Alamos Gold şirketi, sonunda çareyi yasadışı yöntemlere başvurmakta bulmuştur. Orman teşkilatı ve şirket birlikte Balaban çeşmesi ile Cazgırlar köyü arasındaki ormanlık ve çok değerli yaşam alanına iki koldan motorlu testere, traktör, kepçe ve kamyonlarla saldırmıştır. Bu sırada gizlice çok ciddi tahribatlar yapılmıştır. Orman katliamının duyumları alındığında, söz konusu felaket yerel yöneticiler, sivil toplum kuruluşları ve aktivistler tarafından fotoğraf ve kameralarla belgelenmiştir.

Yerinde ölçüldüğü kadarıyla geniş bir orman alanında, hem güney, hem de kuzeyinden kesimlere başlanmıştır. Orman örtüsü sıyrıldıktan sonra büyük iş makineleri, patlayıcılar, toz, 26 bin ton siyanür, 40 bin ton zehirli ağır metaller (arsenik, cıva, kurşun, antimon, bizmut) ve toprak erozyonu bizleri beklemektedir.

Yıkımın sadece bu alanla sınırlı kalmayacağı açıktır. Alamos Gold şirketinin yakınlardaki Ağıdağı ve Çamyurt altın yatakları da ayrıca sıradadır. Diğer komşu madencilik firmalarını da unutmuyoruz. Bu işletme amacına ulaştığı takdirde, pusuda bekleyen diğer şirketler de atağa geçecektir.”

SATILIK BİN PINARLI İDA!

Türker Savaş “Sorun çok acil, tehlike ve felaket çok büyüktür.” Diye nitelendirdiği açıklamasında şöyle devam etti:

“Çanakkale’mizin içme suyu, ekolojik ve tarımsal zenginlikleri ve olanakları, yapılacak olan tüm maden işletmeciliği yatırımlarından daha fazla üstün kamu yararına sahiptir. Ruhsat alanı ve işletme sahası Çanakkale’nin tek su kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın su toplama havzasında kalmaktadır. Şirketin 10 yılda kullanacağı su Atikhisar Barajı su tutma kapasitesinin 2 katıdır. Dahası, siyanürlü maden şirketleri sadece Çanakkale Yöresi, İda ve Ağı Dağı ile yetinmemiş, Gökçeada’da da altın-gümüş işletmeciliği için harekete geçmiştir.

Böylece 2018 Troya (Troia) yılında, Troya’nın en önemli bileşeni olan Kaz Dağı suları ile birlikte satılık hale gelmiştir. Ne yazık ki artık “Troya Yılında Satılık Bin Pınarlı İda” trajedisi söz konusudur. Sorun çok acil, tehlike ve felaket çok büyüktür.

Sayın Çanakkale Valisi’ni, gözlerinin önündeki bu ekolojik ve sosyal yıkımı ve felaketi durdurmaya ve bunun için de söz konusu bu madene işletme izni vermemeye çağırıyoruz. Bir maden işletmesinde kamu yararından söz etmek için şu sorulara dürüst bir vicdanla cevap verilmesi gerekir:

Hangi madeni, nereden, ne kadar, ne zaman, hangi ihtiyaç için, hangi katma değerle, ne kadar çevresel ve toplumsal bedel karşılığında, kimlerin yararı için çıkaracağız?”

birgün

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.