anadoluverumelimedya.com

Hepar Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbandyan’a Hocalı Soykırımı’nı sordu

 

Reklam alanı

Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbandyan Finlandiya’da “Dağlık Karabağ İhtilafında Son Durum” adlı seminere konuşmacı olarak katıldı.

Nalbandyan, Dağlık Karabağ münakaşasının son durumunu açıklarken Azerbaycan’ın ihtilafın barış yolu ile çözülmesini istemedigini söyleyerek, bu yılın Nisan ayında cephe bölgesindeki olayları vurguladı.

Dağlık Karabağ’da Azerbaycanlıların Ermenilere insanlık dışı davranışlar uyguladığını iddia eden Nalbandyan’ın konuşmasında gündeme getirdiği konular,

  • Azerbaycan’ın etnik temizlik siyaseti gütmesi
  • Nahçıvan ve Dağlık Karabağ bölgesinde uluslararası durum incelemelerinin yapılmasını red etmesi
  • İhtilafın barış yolu ile çözülmesine yönelik Minsk Grubu’nun teklif ettigi çözüm önerilerini Azerbaycan’ın kabul etmemesi
  • Dağlık Karabağ’ın tarihte hiç bir zaman Azerbaycan’a ait olmaması ve Sovyetler döneminde Stalin tarafından Azerbaycan’a verilmesi oldu.

 

Finlandiya Azerbaycan Derneği’nin temsilci heyetinden Ferid Zülfiqarov, soru-yanıt kısmında söz alarak Nalbandyan’ın Dağlık Karabağ’ın Sovyetler döneminde Azerbaycan’a verilmesi ifadesinin kesinlikle yanlış olduğunu vurgulayarak, 1918 yılında Kafkas ülkeleri kendi egemenliklerini elde ederken Dağlık Karabağ bölgesinin  Azərbaycan’ın terkibinde olduğunu ve böyle bir tarihi tahrifin kabul edilemez olduğunu bildirdi.  Nalbandyan’ın dile getirdiği “Dağlık Karabağ Ermenilerinin kendi kaderlerini belirleme hukuku” iddiasının aslında Dağlık Karabağ’ın işgalinden başka bir şey olmadığını ve bu işgalin BM ve Avrupa Parlamentosu’nun ilgili bildirileri ile tanındığını söyleyerek itirazını bildirdi ve Nalbandyan’a aşağıdaki iki soruyu yöneltti.

1- Bir taraftan Ermenistan yönetimi Dağlık Karabağ ihtilafının yalnız barış yolu ile çözüleceğini bildiğini söylüyor, diğer taraftan Ermenistan Yönetimi görüşmelerden çekilmeyi vurguluyor (Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın Bloomberg’e verdiği röportaja atıf yaparak), Ermenistan tarafı ihtilafın karara bağlanmasını savaş yolunu seçmekte mi görür?

2- Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisinin Ermenistan tarafından işgal edilmesi uluslararası hukuk bakımından ihtilafın çözülmesine yönelik Azerbaycan’a savaş açma hakkı verir. Böyle ki, bu işgal BM ve Avrupa Parlamentosu’nun ilgili bildirileri ile tasdiklenmiştir ve işgal edilen Azerbaycan topraklarından Ermenistan silahlı güçlerinin derhal ve koşulsuz olarak çekilmesini talep eder. Eğer Ermenistan tarafı ihtilafın çözümü ile gerçekten ilgileniyorsa neden Ermenistan yönetimi Minsk Grubu’nun, diğer devletlerin ve enstitülerin teklif ettiği çözüm yollarından kaçınıyor?”

İlk soruya yanıt verilmedi. İkinci sorunun ise Azerbaycan’ın iç propagandasının ürünü olduğunu bildirdi.

Hepar Finlandiya temsilcisi Karhan Özdenkçi, Hocalı soykırımını hatırlatarak 26.02.1992 tarihinde bir gecede altı yüzden fazla insanın, çocukların, kadınların, yaşlı insanların katledilmesini Nalbandyan’ın nasıl açıklayacağını sordu. Ermine Nagdalyan’ın Ermenistan Parlamentosu’nda söylediği “Dağlık Karabağ Ermenistan’a ait değil ve Ermenistan silahlı güçleri o bölgeyi terk etmelidir” açıklamasına yönelik Nalbandyan’ın yorumunu sordu.

İlk soruya Nalbandyan kısa yanıt olarak Ayaz Mutallibov’un, muhaliflerin kendisini iktidardan devirmek için Hocalı’da insanları katlini tertiplediğini kamuoyuna açıkladığını söyledi.

İkinci soruya ise Nagdalyan’ın Ermenistan Meclis Başkan Yardımcısı olduğunu ancak böyle saçma ifade kullandığına inanmadığını söyledi.

Nalbandyan konuşmasının sonunda Finlandiya, İran ve diğer ülkelerin de bu meseleler üzerinde daha etkin olarak Ermenistan’a destek olmalarını  istedi.

 

Karhan Özdenkçi

Hepar Finlandiya

görsel: ajanshaber.com

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.