Rıza Zelyut / Aydınlık
1921 yılında Yunan ordusu Batı cephemizi yarmış, ilerliyordu.
Hedefinde ise Millet Meclisi vardı.
Çünkü, Yunan işgaline karşı Türk milletini işte o Meclis örgütlüyordu.
Aradan 96 yıl geçti.
Şimdi o Meclis’e yeni bir saldırı daha yapılıyor.
Eğer 16 Nisan’da EVET çıkar ise, Yunan, Sakarya’daki yenilgisinin öcünü alacak.
Meclis battal edilecek…
Millet egemenliğine dayalı Meclis ve dolayısıyla da cumhuriyet rejimi son bulacak. Böylece, yeni Afganistan, Türkiye olacak…
Orta Çağ’a dönüş yapacağız.
ÇARE YİNE MİLLETTE
Nasıl ki 1920’de Ankara’da toplananlar; kurtuluşu milletin azim ve kararında buldular ise; bugünkü bataklıktan bizi kurtaracak olan yine Türk milletinin azmi ve kararı olacaktır. Eğer, sandığa gider, HAYIR oyunu kullanır isek; bu büyük emperyalist oyunu bozarız.
Şu meşhur 1 oy var ya…
Hani, karamsarlığa esir olmuş arkadaşlarımızın, “Benim 1 oyumdan ne olur ki?” dedikleri o 1 oy var ya… İşte o 1 oy Türkiye’yi kurtaracak…
Bu bir temenni değil; bilimsel tespittir. Gezici Araştırma Şirketi’nin yaptığı anketin verileri bunu pek açık olarak gösteriyor.
Denilen şu:
*Eğer sandığı gitme oranı yüksek olursa HAYIR kazanacak…
*Eğer Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi sandığa gitmeyenler yüzde 20 ve üstünü bulursa EVET kazanacak.
Sebebi de şöyle: Sandığa gitmeyenlerin yüzde 75’i HAYIR diyecek insanlar. Düşünün ki sandığa gitmeyen kitlenin yüzde 66’sı da kendisini Atatürkçü sayıyor…
Böyle Atatürkçülük olur mu a dostlar?
AKP SEÇMENİ SANDIKTA
Araştırma sonuçları bir gerçeği pek açık ortaya koyuyor: AKP seçmeni; seçim veya referandum olduğunda, her işini bırakıp sandığa koşuyor. Sebebini bilmeden bile olsa kararlı biçimde partisini destekliyor.
Bazılarının cahil kitle, eğitimsiz kitle diye horlamaya kalkıştığı bu kitleye ben saygı duyuyorum ve onları okumuş ve zengin tabaka seçmenimize örnek gösteriyorum.
Arkadaşlar! Bu 16 Nisan, herhangi bir seçim veya referandum değildir. İşte o beğenmediğiniz kitlelerin sizin hakkınızda fetva vereceği bir referandum olacaktır. Bunun bir ölüm-kalım meselesi olduğunu artık idrak edin ve lütfen 16 Nisan’da sandığa gidin. Bakın, o verdiğiniz 1 oy var ya, o 1 oy; hem sizin hem de hepimizin kaderini nasıl olumlu yönde değiştirecek…
Görecek, mutlu olacaksınız…
PUTUNU KENDİ YAPIP KENDİ TAPIYOR
Hz. Muhammet 630 yılında Mekke’yi ele geçirince, yanındaki Ali’ye emretti: Ya Ali Kâbe’nin damına çık, oradaki putların hepsini kır.
Hz. Ali aldığı bu emri, Mekkeli putperestlerin dehşet dolu bakışları altında canla başla yerine getirdi.
Putlar yerlere serilmişlerdi ama Ali’ye hiçbir şey olmamıştı.
Günümüzde de yeni yeni putlar icat ediliyor; milyonlarca insan o putlara tapıyor.
Örneğin siyasal putlar…
Belli çıkar grupları, kendilerine menfaati dokunacak siyasetçileri büyüte büyüte put haline getiriyorlar. Seçmen de farkına varmadan bu puta tapıyor. Bu yeni tip Müslümanlar helal lokmadan rahatsız oluyorlar; haramı da Allah’a hamd ü senalar okuyarak yiyorlar. İnsanları, peygamberin hatta ve hatta Allah’ın sıfatlarıyla süsleyerek putlaştıran bu çıkarcı akıma
HAYIR diyeceğiz.
Var mısınız ey Muhammed Müslümanları?
Var mısınız Kâbe’yi yeni putlardan temizlemeye?
TOKATLILARA SESLENİYORUM!
Değerli Tokatlı hemşerilerim! Ayrıca Amasyalılar, Çorumlular, Yozgatlılar, Sivaslılar, Ankaralılar, Maraşlılar, Erzurumlular ve öteki canlar!
Sizler büyük Türk milletinin torunlarısınız…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “millet” diyor ama inatla Türk demiyor. Türk demediği için de övünüyor.
İşte bu referandum, Türk milleti ile bu milletin düşmanları arasında bir seçim olacak.
Türk’ü bu kadar dışlayıp horlayan ve hatta onu ayakları altına alan bir siyasetçiye EVET derseniz atalarınıza ihanet etmiş olmayacak mısınız?
16 Nisan’da sandık başına vardığınızda mührü, dedelerinize hakaret edenler için kullanmayın.
görsel: birgun.net
