anadoluverumelimedya.com

Üç yanımız deniz: Türkiye’de Denizcileşme Merkezleri yaygınlaştırılmalıdır

Cem Gürdeniz / Aydınlık
“Türk insanı çocukluktan itibaren denizciliğe teşvik edilmeli, deniz korkusunu sevgiye ve tutkuya dönüştürmek için devlet desteği ile yüzme öğretilmeli; Türkiye genelinde ilköğretim çağından itibaren okullarda denizcilik bilinci aşılanmasına yönelik müfredat düzenlemesi yapılmalı, su sporları ve yelkencilik faaliyetleri geliştirilmelidir.”
2015 yılında Kırmızıkedi yayınevinden çıkardığım ‘’Mavi Uygarlık: Türkiye Denizcileşmelidir’’ isimli kitabımda vurgu yaptığım bu paragrafı hayata geçirmek için, Türkiye çapında ‘’Denizcileşme Merkezleri’’ kurulması gerektiğinin altını çizmiştim. Bu güzel deniz ülkesinde binlerce dernek, vakıf, birlik vb. olmasına rağmen Türk çocuklarının denizcileşmesine yönelik herhangi bir sivil toplum örgütü maalesef yok. Yelken, yüzme, kürek kulüpleri ile izcilik faaliyetleri  denizcileşmeye destek olmakla birlikte, bütüncül çerçevede denizcilik kültürünün özellikle alt gelir seviyesindeki aile çocuklarına verilmesinde etkin rol oynamıyor.
DENİZDE BOĞULMAK KADER Mİ? 
Ülkemizde her sene bine yakın genç ve çocuk yüzme bilmediğinden boğularak ölüyor. Geçtim Anadolu’yu, İstanbul’da milyonlarca çocuk, değil hayatında bir kez gemiye binmek, denizi görmeden yaşayabiliyor. Özellikle alt ve orta gelir düzeyindeki ailelerin çocuk ve gençlerini hedef alarak onları denizle buluşturmamız ve temel denizcilik kültürünü aktarmamız gerekiyor. İşte bu vizyon paralelinde Sarıyer Belediyesi ile müştereken Sarıyer Denizcileşme Merkezi (SDM) Projesini başlattık. Denizcilik Kültürü’nü çocuk ve gençlere aktarmak ve yaygınlaştırmak için uygulama ve eğitimlerin tamamen ücretsiz olarak verileceği “Denizcileşme Merkezi”  9 Aralık 2016 günü kuruldu. Bu projenin siyaset üstü bir devlet projesi olması gerektiğini vurgulamakta yarar var.
TÜM KIYI BELEDİYELERİNE ÖRNEK OLMALI
Gelecekte tüm kıyı şeridimize yayılmasını hedeflediğimiz bu projenin özü aslında dört haftalık süratli denizcileşmeye yönelik üç haftası pratik bir haftası teorik eğitim zincirinden oluşuyor. Önce bir hafta temel yüzme eğitimi. Sonra bir hafta temel kürek ve bir hafta yelken eğitimi. Kursun son haftası ise deniz çevresi ile deniz kültürüne yönelik konferanslar ve gemi/müze gezilerinden oluşuyor. İstanbul Boğazının en uzun sahil şeridi ve nüfusuna sahip Sarıyer’in Denizcileşme Merkezi bu noktada, geleneksel kürekçilik akımını da  başlatmaya hazırlanıyor. 1890 yılında İstanbul’da her 30 kişiye bir kürekli sandal düştüğünü de hatırlarsak bu girişimin boğazın unutulmaya yüz tutan bu seçkin geleneğini de sürdürmeye destek olacağı göz ardı edilmemelidir. Önümüzdeki yaz belki de İstanbul Boğazı’nda binler, kürek çekiyor olacak. Ülkemizde, yine pek bilinmedik bir hobi olarak karşımıza çıkan gemi modelciliği de SDM’nin ilgi alanında olacak. Kurulacak gemi modelciliği atölyesinde ücretsiz gemi model kursları verilecek.
TAMAMEN GÖNÜLLÜLERE DAYALI GİRİŞİM
Sarıyer Belediyesi Denizcileşme Merkezi’nin temelleri tamamı gönüllü olarak denizcilik okullarında okuyan gençler tarafından13 Nisan 2016 tarihinde atıldı. Sarıyer Belediyesinin Büyükdere’de SDM’ye yer tahsis etmesi, Belediyeye ait kapalı yüzme havuzunda yaz döneminde eğitimler için zaman ve yer tahsisinde bulunması, ayrıca kano, can yeleği, kurtarma botu tahsisatı ile iskele inşa ettirmesi çalışmaları hızlandırdı. Son olarak Deniz Kuvvetlerimizin aynı anda 12 gencin temel kürek ve yelken eğitimi görebileceği beş çifte yelkenli filika hibesinde bulunması SDM olanaklarını genişletti. Bu periyotta, SDM’nin resmen açılmamış olmasına rağmen tamamen gönüllü temelde büyük gayretler ile 600’ü aşkın çocuk ve genç kürek kültürü ile buluşturuldu. 2016 Yaz Spor Okulları’nın yüzme branşında 1000 kursiyere, alanında uzman eğitmenler eşliğinde yüzme dersleri verildi.
BU GİRİŞİM TÜRKİYE’NİN TÜM KIYILARINA YAYILMALIDIR
Bu köşede son 3 yıldır vurguladığım teoriyi bir daha vurgulamak isterim. Türkiye’nin uygarlaşması denizcileşmesi ile doğru orantılıdır. Denizcileşmek için her şeye sahibiz. Yani halk tabiri ile helva yapmak için her şey var. Futbol kulüplerine milyonlar akıtan belediyeler çok daha cüzi finansal la denizcileşme merkezlerini kurabilir. Gençleri denizin ve denizciliğin sonsuz olanaklar sağlayan ortamına çekebilirler. Bu küçük adımlar Anadolu gençliğini denize çekebilir. O gençleri denizcileştirebilir. Denizcileşmeyi başaran Anadolu, daha bağımsız, daha uygar, daha demokratik, daha akılcı, daha bilimsel, daha üretken, daha çalışkan, daha cesur, daha çevreci ve tüm bunların sonucunda daha zengin ve daha mutlu olacaktır.
görsel: milliyet.com.tr
About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.