anadoluverumelimedya.com

Bettina, Sandra, Anna

Nevra Ölçer / Anadolu ve Rumeli Medya

Reklam alanı

Kaptan Kirk ve ekibi. Galaksiler arası savaşlar..

Star Wars..

Bir bölüm izlemiştim yıllar önce ve bu öyle kuvvetli bir etki yapmıştı ki bende, aklımdan çıkmadı bu kadar süre. Bugünlere gelip de bundan bahsetmek gereği hissedeceğim hiç aklıma gelmezdi elbette.

Kaptan Kirk ve ekibi bir gezegene gelirler ve burada esir alınırlar. Gezegeni robotlar yönetmektedir. Bu robotlar insan görünümlüdür, gerçek insan görünüşünden hiç bir farkları yoktur. Aynı isimde robotlar gruplar oluşturmaktadır. Yani Sandra’lar, Anna’lar, Bettina’lar. Ve diğerleri. Hepsinden büyük bir sayı mevcuttur.

İnsana benzeyen robot ne demektir?

İnsanlar bebekliklerinden itibaren sürekli öğrenirler. Bu öğrendikleri mantık kalıplarını oluşturur. Örneğin yağmur yağarken yağmurluk giymek öğrenilmiş bir davranıştır. Yapay zeka denen şey, bütün bu öğrenilmiş kalıpları robotlara yüklemektir. Ne kadar çok öğrenilmiş davranışı, buna hisler de dahil, bir robota yüklerseniz, karşınızda o kadar akıllı olduğunu düşündüğünüz bir robot olur. Japonya mesela bu konuda büyük ilerleme kaydetmiş ve insandan ayrılmayacak kadar benzeyen robotlar üretmeye başlamıştır. Bu haberlere zaman zaman basında rastlıyoruz.

Ekip bu gezegenden nasıl kurtulmuştu, biliyor musunuz? Mantık dışı söylemler kurarak. Yani “Yağmur yağıyor, o zaman yemek yiyemezsin” veya “30 yaşındayım, demek ki kızıl saçlıyım”, “Bu renk güzel, demek ki sen açsın” gibi mantık oluşturmayan ifadeler robotların yapay zeka ile oluşturulmuş beyinlerindeki devreleri yakmıştı.

Ülkemizdeki söylemlere bakıyorum, hiç bir mantık oluşturmuyorlar.

Bir politikacı çıkıp bir diğeri için “o hain” diyor. Sonra aynı adam aynı kişi için “o bir numara” diyor ve onun istediklerini yapmak için bütün gücünü harcıyor.

Adamın biri ömrünü Fetö ile savaşmaya harcamış, birileri çıkıp “O Fetöcü” diyor.

Danıştay karar veriyor, “Valilikler imam hatip açamaz, bu iş Milli Eğitim’de” diyor. Milli Eğitim Bakanı “Biz daha çok imam hatip açacağız” diyor.

Birisi çıkıp birine “Sen Esad’a destek vermiyorsun, yapamazsın bu ne rezalet” diyor. Esad’a destek vermeye başlayınca öbürü bu sefer “Bu ne rezalet, nasıl destek verirsin” diyor.

Bunlara benzer düzinelerle örnek var.

Arada insanlar artık boş boş bakmaya başladılar. Kaptan Kirk’ün düşmanı Sandra’lar gibi oldular. Beyin devreleri yanıyor.

Yani zaman artık diğerleri ne diyor diye hareket etmenin değil, kendi akıl ve mantığına güvenmenin zamanı. Bu ülke için bir şeyler yapmak isteyen insanlar kendi eğitim, mantık ve görgülerini devreye sokmak ve beyin devrelerini yakan medya bombardımanından kendilerini ve yakınlarını önce korumak, sonra da özgürleştirmek durumundalar.

Star Wars zamanında Amerika’da geliştirildi. Bu düşünce yapısını da uğraştıkları her konuya entegre ettikleri konusunda şüphe yok, zaten görüyoruz.

Bu bir psikolojik savaşsa eğer, o zaman toplumun bekaası için çalışanların, 100 yıl önce olduğu gibi sadece ortaya yalın bir şekilde çıkarak değil, uzman psikolog ve sosyologları çözüm arayışlarına dahil ederek hareket etmeleri gerekmektedir.

Bu adı geçen sosyolog ve psikologlar da komşu binada oturan tesadüfi tanıdıklar değil, alanının en iyileri olmak durumundadır.

Mutlu Yıllar Güzel Ülkem!

 

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.