anadoluverumelimedya.com

Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en ağır küresel kumpasıyla karşı karşıya!..

Uğur Dündar / sözcü

Reklam alanı

15 Temmuz gecesi…
F-16 uçakları evlerin çatılarına değercesine geçerken telefonum çalıyor.
Arayan dostum, yıllardır tanıdığı ve Atatürkçülüğünden zerrece şüphesinin bulunmadığı bir komutanla birlikte olduğunu söyleyerek telefonu ona veriyor.
Çok kritik bir birlikte görev yapan subay, hainlerin komutanlarını ensesine silah dayayarak rehin aldıklarını ama kendilerinin bu kalkışmaya teslim olmayıp direneceklerini söylüyor. Ayrıca “Uğur Bey bu kalkışma, F tipi cuntanın işi! Verdiğim bilgi yüzde yüz doğrudur, toplumla paylaşabilirsiniz” diyor.
Telefonu kapatıp, sosyal medyadaki tek resmi hesabım olan@ugurdundarsozcu‘den şu twiti atıyorum:
“Bir komutanla konuştum.
“F tipi darbe girişimi ama teslim olmayacağız” dedi. Yaşasın demokrasi, yaşasın Cumhuriyet…”
Önceki saatlerde yayınladığım bir mesaj böylece daha da anlam kazanıyor:
“Allah askerimizle polisimizi çatışmaktan korusun. Demokrasi hepimizin sarılacağı tek dal olsun. Ulusumuz acılar yaşamasın…”

* * *

Daha sonraki günler gösterdi ki korkumda haklıymışım!
Türkiye, yurtsever askerlerin, polisin ve halkın, kalkışmayı başlatan hainlere kahramanca karşı koymasıyla, iç savaşın ve işgalle sonuçlanacak bölünme sürecinin eşiğinden dönmüş!..
FETÖ ve PKK’yı taşeron olarak kullanan üst aklın coğrafyamızın en güçlü ve yegane ulus devleti olan Türkiye’yi Irak, Suriye ve Libya gibi bölüp parçalamayı amaçlayan küresel kumpası böylece boşa çıkarılmış!

* * *

Tehlike tümüyle bertaraf oldu diyebilir miyiz?
Kuşkusuz hayır!..
FETÖ yakın gelecekte yeni bir darbe girişiminde bulunamaz ama onu ve PKK maşasını tutan küresel el, kumpastan kolay kolay vazgeçmez!..
Peki Türkiye Cumhuriyet tarihinin bu en ağır tehdidini nasıl boşa çıkarabilir?..

* * *

Darbe girişiminden sonraki ilk yazımda belirttiğim gibi geçmişin “kutuplaştırma” yanlışlarından süratle vazgeçerek… Hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun tüm yurttaşları birlik ve dayanışma duygusuyla kucaklayarak… Cumhuriyet ve kurumlarına içtenlikle sahip çıkarak… Devlet kadrolarını niteliksiz yandaşlar yerine liyakat sahibi yurtseverlere açarak… TSK’daki emir komuta birliğini bozmadan Cumhuriyet’e ve demokrasiye gönülden bağlı yurtsever subay sayısını çoğaltarak… Laik eğitime inançla sarılarak… FETÖ’cülerden arındırılmış yargıda hukukun üstünlüğünü egemen kılarak… Kendisi gibi düşünmeyenlere dayatmalardan kaçınarak… Parlamenter sistemi tüm kurum ve kuruluşlarıyla hayata geçirerek… Çoğulcu demokratik sistemin çağdaş örneklerini içselleştirerek… Medyayı özgür kılarak… Bağımsız medyanın eleştirilerine kızmak yerine yararlanmayı isteyerek… Hırsızlığa, yolsuzluğa dur diyerek… Üretim ekonomisiyle sağlanan ulusal geliri hakça paylaşarak…

* * *

Hepsinden önemlisi, Atatürk’ün laik, demokratik Cumhuriyet’inden başka bir model aramanın gereksizliğini anlayarak… Onun devrimlerine saygı duyarak…

* * *

Bunları yapmak zor mu?
Bana göre hiç değil!..
Yeter ki bunlar yapılsın!..
O takdirde isterse yedi düvel üstümüze gelsin!
Tüm dünya Türkiye’nin tıpkı Çanakkale ve Sakarya gibi geçilemeyeceğini bir kez daha görsün!..

Yazarın Diğer Yazıları

About armadmin 9322 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.