anadoluverumelimedya.com

Ormanlar şirketlere satılabilecek: Meclis’ten geçti ama anayasaya aykırı

TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen maddeye göre, ormanlar beş yıl boyunca kullanılması için şirketlere satılabilecek.

Reklam alanı

Ormanlardaki canlı, dikili ağaçların da “orman ürünü” kabul edilip satışa sunulmasıyla Türkiye’deki ormanlar büyük şirket ve holdinglere beş yıl süreyle satılabilecek. Söz konusu madde, muhalefetin eleştirilerine rağmen Meclis’ten geçti.

Yeni düzenlemeyle birlikte, artık ormanlardaki canlı ve dikili ağaçlar “orman ürünü” sayılarak piyasaya sunulacak. Bugüne kadar bir ağacın orman ürünü olabilmesi için, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) tarafından işlenip “tomruk” haline getirilmesi gerekiyordu.

Tasarının Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen 13. maddesine göre artık Orman Genel Müdürlüğü (OGM) ormanları gençleştirmek ya da seyreltmek amacıyla orman ağaçlarını kendisi kesip işleyip satmayacak. Bunun yerine, seyreltme veya gençleştirme yapmak istediği ormanları, ihaleyle en çok parayı veren şirket ve holdinglere beş yıllığına tahsis edebilecek. Tahsis süresi bittikten sonra aynı firma aynı yeri eğer isterse tekrar alabileceği gibi, daha verimli gördüğü başka bir ormanlık alanı da yine ihaleyle beş yıllığına alabilecek. Ormanı ihaleyle alan şirketler, önceden işaretlenmiş canlı ağaçları diledikleri zaman kesip diledikleri gibi işleyecek ya da satacaklar.

“ANAYASAYA AYKIRILIK İDDİALARINI BERABERİNDE GETİRECEK BİR UYGULAMA”

Ancak bu durum, anayasanın 169’uncu maddesinde yer alan “Devlet ormanları kanuna göre, devletçe yönetilir ve işletilir” hükmüne aykırılık iddialarını da beraberinde getirecek.

Meclis’ten geçen yasayı soL Haber’e değerlendiren ve adını vermek istemeyen İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyesi, “Yapılan düzenleme ile dikili satışın hukuki temelleri güçlendirilmekte, tek yıllık uygulama biçimi çok yıllığa dönüştürülmektedir. Çok yıllığa geçiş, kesim işi ile orman yönetim planlarının sürekliliği ve uyum sorununu daha ciddi boyutlara taşıyacaktır. Orman işletmeciliğinin birden fazla yıla yayılan bir dönemde, bir başka kişiye devri anlamına gelecek ve Anayasa’nın 169’uncu maddesinde yer alan ‘Devlet ormanları kanuna göre, devletçe yönetilir ve işletilir’ hükmüne aykırılık iddialarını beraberinde getirecektir” dedi.

Öğretim üyesi şunları söyledi:

  • Orman ağaçlarının dikili satışı bu topraklarda yeni bir uygulama değildir. Osmanlı ve Cumhuriyetin ilk yıllarında uygulanmıştır. Süreklilik ilkesine uygun bir işletmecilikte, ormanda yapılan her kesim, aslında ormanı bir sonraki silvikültürel (orman yetiştirme bilimi) işleme hazırlama işidir. bu işlem yapılırken çıkan odun ham maddesi ise ürün olarak satılır. Bu nedenle, ormanda yapılan kesim işini sadece “ürün hasatı” olarak görmek olanaksızdır. Orman yönetiminin sonraki adımlarına hizmet etmeyen bir kesim, yanlış bir uygulama olur.
  • Osmanlı veya Cumhuriyet dönemi dikili satışlarında “satın alınanları keserken, kesilmeden kalması gereken ormanlara zarar verildiği” tespit edilmiş ve bu yöntem terk edilmiştir. Ancak, 1996 yılından beri Orman Genel Müdürlüğü (OGM) bu yöntemi yaygınlaştırmaya çalışmaktadır.
  • OGM’nin bu çabaları, öncelikle orman köylülerinin üretim işlerinde “işlendirme önceliği” ile ilgili yasal haklarını ortadan kaldırdığı için tepki çekmiştir. Dikili satışın uygulanmasında, satışa çıkan ürünün miktarının belirlenmesi, satış fiyatının oluşumu, alıcı ve yerel köylü ilişkileri, küçük ölçekli orman endüstri işletmelerinin yeterli hammadde bulamaması noktalarında sıkıntılar yaşanmış, eleştiriler yapılmıştır. OGM sürekli hasat süresinin düştüğü, bu aşamada maliyet tasarrufu sağladığını iddia etmiştir.  haber.sol.org.tr
About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.