anadoluverumelimedya.com

Kadınlar uyardı: Bu yasalar böyle geçmez

ZEYNEP KURAY / Birgün

Reklam alanı

AKP/Erdoğan iktidarının kadın düşmanı yasalarını ülkenin dört bir yanında protesto eden kadınlar, “Bu yasa böyle geçmez” mesajını verdiler.

İstanbul‘da protestoların adresi Kadıköy’dü. Yağan yoğun yağmura aldırmayan kadın örgütleri, “Mağdur Hakları ve Nüfus Hizmetleri” yasa tasarılarına Süreyya Operası’ndan Kalkedon Meydanı’na yaptıkları kitlesel yürüyüşle tepki gösterdi.

HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit’in ön saflarda yerini aldığı yürüyüşte, “Eşit ve özgür bir yaşam için bu yasalar böyle geçmez” yazılı pankart ile “ Eşit ve özgür yaşam istiyoruz” dövizlerini taşındı.

Hep bir ağızdan, “Müftülere nikah yetkisi eşitsizliğin garantisi”, “Resmi nikah müftünün işi değil”, “Çocuk yaşta evlilik istismardır”, “ İstismarı aklama, suça ortak olma”, “Eşitsiz yasalardan bıktık usandık”, “Boşanmayı değil cinayeti engelle” sloganlarını atan kadınlar, yasalara geçit vermeyeceklerini vurguladılar.

‘BU YASALARLA CANLARIMIZ, GELECEĞİMİZ GÜVENDE DEĞİL!’

Sloganlar, zılgıtlar, ıslıklar eşliğinde Kalkedon meydanına gelen kadınlar halka geçirmek istenilen yasaların ne sonuçlar doğuracağını anlattı. “Kadınlar Kendi adımıza karar vermemizi, hayatlarımızı nasıl yaşayacağımızı kendimiz seçmemizi engelleyen veya zorlaştıran tüm toplumsal ve siyasi baskılara karşı bir aradayız” diyen kadınlar, Kadın-erkek eşitsizliğinin kanıksandığı, boşanmanın bir tehdit, 15 yaşında evliliğin ise rıza ihtimali şeklinde gündeme geldiği, sosyal hizmet alanın gittikçe dinle iç içe geçtiği bir rejimde kadınların canları ve geleceklerinin güvende olmadığını vurguladılar.

‘KADINLAR MEDENİ HAKLARINDAN YOKSUN BIRAKILACAK!’

‘Müftülük Yasası’ olarak bilinen Nüfus Hizmetleri Kanunu bu haliyle geçtiği taktirde kadınların büyük bir mağduriyetle karşı karşıya kalacağına dikkat çeken kadınlar, bu yasa ile çocuk yaşta ve çoklu evliliklerin ve kadınların medeni haklardan yoksun bırakılmasının önünün açılacağına işaret ettiler.

2011’de Diyanet ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında yapılan protokolden bu yana sosyal politika ve hizmetleri belirlemek ve sağlamakla görevli esas kurumlardan birinin Diyanet İşleri Başkanlığı olduğunu belirten kadınlar, “Bu kurum boşanmayı cinsel istismar suçuyla aynı derecede “sorun” olarak görürken, hatta hizmetlerine bakıldığında boşanmayı önlemeyi kadınların birçok probleminden daha fazla dert edinirken bir yandan da biz kadınlara ‘aile terapisi’ verme görevini üstlenmekte” dediler. Kadınlar, bu tasarının yasalaşması durumunda evlendirme işlemi için müftülüklerin yetkilendirilmesiyle kadın-erkek eşitsizliğini doğal sayan, erkeklerin çıkarına olacak şekilde dini referansları temel alan, kadınların boşanmaması gerektiğini savunan bir kuruma başvuruyor olacağını kaydettiler.

GENEL AHLAK KİMİN AHLAKI ?

Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda yapılmak istenen değişiklikte ise çocuk istismarının önü açıldığının uyarısında bulunan kadınlar, “Çocuk yaşta evlendirme cinsel istismardır; kesinlikle engellenmeli, açıkça suç olarak düzenlenmelidir” dediler.

Muğlak bir ‘genel ahlak’ şartı sadece kadınlara zarar olacağını da hatırlatan kadınlar,” Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayanların evlilik yoluyla vatandaşlığa başvurabilmesi için getirilen “ genel ahlak” kriteri nasıl ve kime uygulanacak? Ahlak kadınlar ve erkekler için aynı şekilde mi tarif edilecek; yoksa hep karşılaştığımız üzere ahlaksızlık kadınlara mı mahsus görülecek? Anayasa’dan başlayarak pek çok kanunda yer alan sınırları belirsiz “genel ahlak” kriteri hâlihazırda kadın ve LGBTİ+ların hayatlarının her alanında insan haklarına aykırı yaptırımlarla karşılaşmalarına neden oluyor. Zaten evlilik yoluyla vatandaş olmak için “evlilik birliği ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmama” ve “kamu düzeni bakımından engel teşkil etmeme” şartları hâlihazırda kadınların aleyhine uygulanırken bir de “genel ahlak” gibi iyice muğlak bir şartın eklenmesi kabul edilemez” diye aktardılar.

İTİRAZIMIZ VAR !

Mağdur Hakları Yasa Tasarısının kadınlara sorulmadan hazırladığına işaret eden kadınlar, şiddetin kadın-erkek eşitsizliğinin bir sonucu olduğunu görmezden gelen bir Mağdur Hakları Yasası’nın, şiddet karşısında kadınları güçlendirmeyeceğini tam tersine şiddetin önünü açacağını hatırlattılar. bu haliyle tasarıların kadınları daha eşitsiz ve güvencesiz haline getireceğini vurgulayan kadınlar, bu yasalara geçit vermeyeceklerinin altını çizdiler. Kadınlar, “Bu yasaların toplumun sadece belli bir kesiminin -erkeklerin- yararına olacak şekilde aceleyle hayata geçirildiklerinde neler olabileceğini biliyoruz ve bunun sonuçlarına katlanacak olan yine, kim olursak olalım veya nasıl hayatlar yaşarsak yaşayalım, biz kadınlar olacağız. Hayatlarımızı belirleyecek yasaların bize sormadan yapılmasına itirazımız var! Bu yüzden, eşit ve özgür bir hayat için, bu yasalar böyle geçmez diyoruz!” mesajını verdiler.

Kadın düşmanı yasalara karşı yarın Meclis’te olacaklarını aktaran kadınlar, kadınlara katılım çağrısı yaptılar.

About armadmin 9322 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.