anadoluverumelimedya.com

Washington’da iki başlı zebani dönemi

Ali Develioğlu / Aydınlık

Reklam alanı

” Washington, nükleer kapasitesini, nükleer güç karşısında dünya aklını başına toplayıp kendine gelene kadar, genişletmeli ve güçlendirmelidir.”
Kim sahibi bu sözün, NeoCon`cu Hillary Clinton mı, Obama mı?
Hayır ikisi de değil.  Bu defa söyleyen Trump!
Ve arkasından da, Brezezinski`nin kızı Mika`nın TV programında ekliyor: ” Silahlanma yarışıysa silahlanma yarışı olsun. Her alanda onları yenecek ve hepsinden uzun yaşayacağız.”
`Onlar` dediği kim? Madagaskar mı, Zimbabve mi, Senegal mi?
Gezegenin toplam nükleer gücünün yüzde 90`ı ABD ve Rusya`nın elinde olduğuna göre, tabii ki Putin“e söylüyor!
Ee, hani Rusya`yla dost geçinecek, ambargoyu yumuşatacaktı!
Bakın şu son aldığı kararlara, daha başkanlığının iki haftası dolmadan:
1.  3000 tane süper modern  F-35 savaş uçağı yapımı! Nükleer bomba kapasiteli. Toplam gideri yaklaşık 1,5 trilyon dolar. Projeyi Obama döneminde Neoconlar planlamışlardı.
2.  Rusya ve Çin`in nükleer kapasitelerinin, nükleer savaş halinde değerlendirebilecekleri tüm kaynakların, yaşama şanslarının, siyasal ve askeri liderlerinin savaşta nerelere saklanabileceklerinin tüm ayrıntılarıyla araştırılması !
3.  ABD nükleer gücünün tamamen yenilenip modernleştirilmesi!
Bu üç VAHİM ve endişe verici kararın hepsi aslında Obama döneminde alınmış olan, Trump`ın seçim kampanyası sırasında eleştirdiği  ve şimdi kendisinin de sahiplendiği kararlar!
F-35 konusu şu: 150 bin işçi çalıştıran Amerikan savaş uçağı üreticisi Lockheed`e Obama zamanında Neoconcu devletin verdiği bu siparişe Trump kampanya sırasında attığı bir tweet`le “Aşırı pahalı, kontrol dışı” diyerek karşı çıkmıştı. Çünkü krizde yoksullaşıp ırkçılaşan seçmene İŞ sözü vermişti. Ama başkan olunca yeni bir tweet daha attı: ” Milyarlarca dolar tasarruf edilebilir bu projeden.”
Yanıt hemen  tweetlendi, Lockheed müdürlerinden Hewson tarafından: ” Mesaj gayet iyi alınmıştır. Fiyatta büyük indirim yapılması için talimat verdim.” Geçen hafta ise Trump`ın yeni savunma bakanı James Mattis Lockheed`den projenin, ucuzlatılması koşuluyla,  devam ettirilmesini istedi. Fakat Boeing tekeli de ihaleye aday. Her ikisi de seçimlerde Clinton`un arkasında yer alan bu savaş ve uçak sanayisi devleri her an Trump`ın arkasına geçmeye hazırlar.
Rusya ve Çin liderlerinin nükleer savaşta nereye saklanacaklarının araştırılması konusu şu: Obama döneminde kongrede, hem Cumhuriyetçi hem Demokratların ortak oylarıyla alınan bu karar uygulamaya konmak için Trump`ı beklemekteydi.  Dün açıklandı ve ABD Stratejik Komutanlığı`na  (STRATCOM) uygulama talimatı verildi.
ABD nükleer gücünü modernize etme konusu da şöyle: Geçen yıl baharında ABD New Jersey`de toplanan Pentagon, ABD Stratejik Komutanlığı ve Genelkurmayına bağlı 100`ü aşkın şef ve general vahim iki tavsiye kararı almışlardı:
Nükleer silahların modernizasyon ve arttırılması için 1 trilyon dolar ek bütçe ayrılması!
Nükleer savaşta mutlaka ilk saldıran taraf olma fırsatı (Pre-emptive attack diye bir laf uydurdular)!
Bu tavsiye kararını da Trump şimdi adım adım uygulamaya koyuyor. Bütçe bulabilirse.
Bir yandan da kendi Cumhuriyetçi partisindeki, Bush zamanından kalma iki meşhur eski NeoCon senatörler olan, MacCain ve Lindsey Graham`ı ” Üçüncü Dünya Savaşı çığırtkanlığı” yapmakla suçlayarak. Çünkü bu iki eski deneyimli Neocon, Trump`ın dünyayı ayağa kaldıran şu son, müslümanlara vize iptali kararının, Cumhuriyetçi Parti`ye zarar verdiğini farketmiş durumda.
Önceki yazılarımda ABD dış politikasında Trump`la birlikte bir belirsizlik dönemine girildiğini ve Hillary`i destekleyen o Neocon derin devletin, Trump`ı kendi politikalarına çekmek için her  türlü gizli açık provokasyona başvuracağını  belirtmiştim.
Belirsizlik kapısı bu günlerde hafif aralanır gibi oluyor:
TRUMP`IN DIŞ POLİTİKASI NEOCONLAŞIYOR! Ayrıca iktidarda olan sadece Trump değil!
“NATO eskidi, Avrupa ödesin” veya “Rusya`ya ambargo kaldırılabilir” diyerek AB`yi telaşlandırıyor ama Putin`in önüne de havuç atıyor!
Rusya ise nükleer savaşa bu son yatırımları görünce, Amerikan seçimlerinden beri sürdürdüğü `Bekle gör` şeklindeki ihtiyatlı iyimser tutumunu, yine `ihtiyatlı` bir şekilde terkederken, bu günlerde ciddi biçimde artan endişesini gizlemeye çalışıyor.
Son yapılan anket Rus halkının korktuğu şeylerin en başında `Dünya savaşı ve Rusya`ya nükleer saldırı` olduğunu gösterdi. Anket dün açıklandı.
ABD-AB ambargosunun kalkacağına inanan Rus sayısı ise sıfıra yakın.
Rusya korkuyor, korkusunu gizlemeye çalışıyor, önlemler düşünüyor.
Dünyadaki toplam yaklaşık 25-28 bin irili ufaklı ( stratejik ve taktik) nükleer silahın 10 bin kadarı ( kaynaklar berrak olmasa da) Rusya`nın. ABD`den sonra en büyük ikinci nükleer güç.  Asya Paktı`nın nispeten yoksul ama dev askeri gücü.
Kesin olmayan kaynaklara göre ABD`nin hemen şu anda düğmeye basıp patlatmaya hazır durumda (alert) yaklaşık 2000 stratejik nükleer başlığına karşılık, Rusya`nın ayni nitelikte 1800, Çin`in ise 260 nükleer başlığı var.
Putin`in ABD`ye karşı dış politikası son yıllarda barışçıl beş temele dayanıyor:
ABD karşıtı dünya cephesini hızla genişletmek. Son olarak Pakistan katıldı.
NATO`yu ve AB`yi zayıflatmak ve dağıtmak, başta Almanya bazı AB ülkelerini Avrasya cephesine çekmek.

görsel: theconservativetreehouse.com

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.