anadoluverumelimedya.com

Elektrik Mühendisleri: Hükümeti defalarca uyardık, yurtları güvenlik sisteminden muaf tuttular!

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklama, Adana Aaladağ’daki öğrenci yurdunda yanarak hayatını kaybeden öğrencilerin sorumlusunun AKP hükümeti olduğunu gözler önüne serdi. EMO’dan yapılan açıklamada, “Defalarca uyarmamıza ve dava açmamıza, İdari Dava Daireleri Genel Kurulundan okul ve yurtları yangın güvenlik sistemden muaf tutan düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına ilişkin karar çıkmasına rağmen, bu düzenlemeden geri adım atılmamıştır” denildi.

Reklam alanı

EMO Yönetim Kurulunun açıklamasından satır başları şöyle:

* Adana’da Süleymancılar’a ait olduğu belirtilen özel bir yurtta çıkan yangında, kız çocuklarının yaşamlarını yitirmesinin sorumlusu iktidarın aymazlığıdır. EMO olarak defalarca uyarmamıza ve dava açmamıza; İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’ndan okul ve yurtları yangın güvenlik sistemden muaf tutan düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına ilişkin karar çıkmasına rağmen bu düzenlemeden geri adım atılmamıştır. Bu yürütmeyi durdurma kararına rağmen 12 Eylül’de yapılan Anayasa değişikliği ile yargının yetkisinin sınırlandırılmasının ardından yerindelik denetimi anlamına geleceği iddiasıyla mahkeme tarafından davamız reddedilmiş olup; İdari Dava Daireleri Genel Kurulu ise “yerindelik denetimi” olmadığına ve bu düzenlemenin iptal edilmesi gerektiğine karar vermiştir. Halen karar düzeltme isteyerek idarenin muafiyet ısrarını sürdürmesi facianın ana nedenidir.

* Olayın üstünün kapatılmasına değil, tartışıp yanlışları tespit edip tekrar bu acı olayların olmasını engellemek için çabalamamız gerekirken, yaşanan acı olayla ilgili yayın yasağı getirilmesinin gerekçesini de anlamak mümkün değildir.

* Yangının bir gün önce değiştirilen elektrik sayacından çıktığı ya da elektrik kontağı olduğu yönünde açıklamalar yapılmıştır. Yangının nedeninden daha önemli olan, gerekli önlemlerin alınmamış olmasıdır. Elektrik kontağı önlenemez bir felaket kaynağı değildir. Can ve mal güvenliği açısından artık akım anahtarlarının binalarda tesis edilmesi ve çalışır durumda olması sağlanmalı, bunun için denetlemeler yapılmalıdır. Öncelik yangının çıkış kaynağını ortadan kaldırmak olduğu kadar yangın çıktığında hızlı ve gerekli müdahale olanağı sağlayacak sistemlerin kurulması ve can kaybına engel olmak için gerekli önlemleri almaktır.

“YANGIN KADER DEĞİL ÖNLENEBİLEN BİR FELAKETTİR”

* Yangın bir kader değil, elektronik algılama ve söndürme sistemleriyle önlenebilen bir felakettir. Çıkış sebebi ne olursa olsun, günümüz teknolojisi yangın felaketlerinin önlenmesine ve büyümesine engel olacak olanaklara sahiptir. Ancak ülkemizdeki uygulamalar, denetim eksikliği ve yetersiz mevzuat düzenlemeleri yangınların katliamlara dönüşmesine yol açmaktadır.

* Alınması gereken önlemlerin başında yangın algılama ve uyarı sistemleri, yangına müdahale edebilecek yangın tüpleri gibi gerekli donanımın binalarda bulunması, yangın merdivenleri olması ve kullanılabilir halde açık olarak tutulması gelmektedir. Ne yazık ki yaşanan acı olayda yangın merdivenlerinin kilitli olduğu ortaya çıkmıştır. Can kayıplarının da yangın merdivenleri önünde yaşandığı açıklanmıştır.

* Bir binanın yangına karşı güvenli olabilmesi için elektronik algılama ve söndürme sistemleriyle donatılması yetmez. Bu sistemlerin düzenli olarak bakımın yapılması ve her an çalışır tutulması da gereklidir. Sistemlerin işlevlerini tam olarak yerine getirip getirmediğine ilişkin kontroller ise yıllık düzenli aralıklarla bu alanda uzmanlaşmış elektrik ve elektronik mühendisleri tarafından yerine getirilmelidir. Elektronik algılama ve söndürme sistemleri ayrımsız olarak kamuya açık, insanların toplu halde bulunduğu tüm yurt, okul, hastane, cezaevi, metro istasyonu, ibadethaneler gibi insanların toplandığı binalarda zorunlu olmalıdır. Bu sistemlerin bakımı ve yıllık kontrolleri için acilen mevzuat değişikliği yapılmadan bu katliamların önlenmesine imkan yoktur.

“BUNLAR GENÇ ADAMLAR ATLAR KAÇARLAR” ANLAYIŞIYLA KARŞILAŞTIK

* Elektrik Mühendisleri Odası olarak bugüne kadar yetkilileri uyarmaya çalıştık. Bugün yangın yaşanan yurt gibi binaları kapsam dışında tutarak yangınlara geçit veren Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik 19 Aralık 2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Yönetmelik yayınlanmadan önce en üst düzey yetkililerle görüşmeye ve durumun vahametini anlatmaya çalışan EMO’nun karşılaştığı anlayış, “Bunlar genç adamlar, atlayıp kaçarlar. Yurtlara, okullara yangın algılama sistemi kurmaya ne gerek var” olmuştur. İşte bu anlayışın sonucu 12 canımız gitmiştir.

* Yönetmeliğin uyarılarımız dikkate alınmadan çıkarılması üzerine dava açtık. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 2009 yılında gerekçelerimizi haklı bulunarak yönetmeliğin Ek-7. maddesinin “Kurum Binaları” bölümünde, “Eğitim Tesisleri” için 21.5 metreden alçak veya 5 bin metrekareden küçük, “Yataklı Sağlık Tesisleri”nde ise 6.5 metreden alçak veya bin metrekareden küçük, “Ayakta Tedavi ve Diğer Sağlık Tesisleri” için ise 21.5 metreden alçak veya 2 bin metrekareden küçük binalar için otomatik yangın algılama sistemleri kurulmasına gerek olmadığına ilişkin düzenlemelerin yürütmesini durdurdu.

“2010 REFERANDUMUYLA YARGININ YETKİSİ SINIRLANDIRILDI!”

* Ancak 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği ile yargının idari davalardaki yetkisi sınırlandırıldı. Aslında bir yerindelik denetimi sayılamayacak böylesine can ve mal güvenliğini ilgilendiren bir alanda bile mahkeme yapılan Anayasa değişikliğini gerekçe göstererek “yerindelik denetimi” yapamayacağını bildirdi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bir kez daha EMO’nun haklı olduğuna hükmetti ve yerindelik denetimi gerekçesini yerinde bulmayarak, düzenlemenin iptal edilmesi yönünde mahkeme kararını bozdu. İdare ise yürütmeyi durdurma kararını uygulamadığı gibi halen ısrarını sürdürerek karar düzeltme istedi. Şu anda davamız karar düzeltme aşamasındadır.

* Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmeliği’nin kapsamının genişletilmesi ve periyodik kontrollerin yapılabilmesi gerekli tesisat kontrolleri için gerekli mevzuat değişikliklerinin acilen yapılması gerektiğini vurgulayarak, başta acılı aileler olmak üzere tüm halkımıza baş sağlığı diliyoruz.

sol

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.