DEMOKRASİ VAADİYLE GELMİŞTİ
Orhan Koloğlu
ABD’de Türkiye’deki tutuklu gazeteciler için büyük kaygı duyulduğunun ifade edilmesine Cumhurbaşkanı’nın yanıtı “Türkiye’de cezaevlerinde anayasayla teminat altına alınan basın hürriyeti kapsamında hükümlü ve tutuklu hiçbir gazeteci yoktur…” Haberi Kayyum’lu Zaman’da küçücük bir köşe haberi olarak verilmişti. Cumhuriyet’in iki gazetecisi hakkında ……
Maryland Eyaletinde “Diyanet Center”in açılışı vesilesiyle ABD’yi ziyaret eden cumhurbaşkanı Erdoğan ise basın konulu eleştirileri hafifletmek hatta tamamen silmek peşindeydi. 100 milyon Dolar’a inşa edildiği belirtilen yapıyla ilgili törenler sırasında sadece karşıtları değil, ABD cumhurbaşkanının da tepkili açıklamada bulunması ise havayı karıştırdı.
Obama’dan: “Ben basın özgürlüğüne güçlü bir biçimde inanan biriyim. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın basına karşı benimsediği yaklaşımın Türkiye’yi rahatsız edici bir yola sürükleyebileceğine inanıyorum. Onlara tavsiyede bulunmaya devam edeceğiz. Bunu Erdoğan’a söyledim. Ona demokrasi vaadiyle geldiğini hatırlattım. Türkiye’de benim rahatsız olduğum bazı eğilimlerin olduğu bir sır değil.”
Bu eleştiriye Erdoğan’ın tepkisi: “Gıyabımda konuşması beni üzdü…” Açıkçası yüzüne karşı değilde arkasından söylenmiş olduğu için… Tabii baş başa konuşurken olsaydı, dışarıdan öğrenilemezdi.
Bizim gazeteciler arasından “Dünya RTE’ye Çıplak diyor” (Nilgün Cerrahoğlu)… “Türkiye uçuruma gidiyor” (Müjdat Gezen) … şeklinde değerlendirenler çıktı.
ABD’YE YERLEŞTİREBİLİR MİYDİK
Bana özel mesaj ulaştıran birinin bu tartışma üzerine ilettiği hayali aktarmakla yetineceğim:
“Diyanet İşleri başkanımızın da etkili olduğu inşaatın başkent Washington’un hemen yanı başında oluşu dikkati çeker. İlk yerleştirilen göçmenlerin Afrikadan getirilen köleler oldukları bilinir. Doğal olarak Müslüman’dılar. Tütün ekimi de orada geliştirildi. En büyük kenti olan Baltimore 19. Yüzyılda Avrupalılar için önemli bir göç merkezi durumuna geldi… Bu binanın belki de Suriyelileri de buraya aktarmamızı sağlamak için yaptırıldığı düşünülebilir… Amerika kıtasını ilk keşfedenin Müslümanlar olduğunu, hatta hemen ilk camiyi de yaptıklarını sayın başkanımızdan işitmemiş miydik!!!”
Telefon’un, İnternet’in her düşünceyi dünyaya yansıtma yarışını hızlandırma ortamında, benim aklıma gelmeyen belki bundan çok daha ilginç görüş yansıtanlar çoktur. Ancak bahsettiği tarihi geçmişe dayanarak Suriyeli göçmenleri doğrudan ABD’ye aktarma hayalini de, tıpkı bir zamanlar BOP projesinde olduğu gibi, Washington’la bütünleşme bahanesinin bir eseri gibi saymamak mümkün olmuyor.
Neyse ben büyük ekonomik kriz yaşayan ve sorunlarına hiçbir çözüm öneremeyen toplumumuzun geleceğine bakmakla yetineceğim. Hergün düzüneyle şehit verirken, 300.000 Suriyeli’nin geriye Anadolu’ya gönderileceğini düşünmekle yetineceğim.
Son ve önemli not: Erdoğan’ın Amerika gezisinden Fethullah Gülen’in tam tasfiyesini bekleyenlerden hiç ses çıkmadı… Acaba haberleştiler mi???
Anadolu ve Rumeli Medya
