anadoluverumelimedya.com

Yunanlar bu cüreti nereden buluyorlar?

Nasuh Mahruki

Reklam alanı

Merak ediyorum, gerçekten merak ediyorum. Bugünü bilemem ama AKP iktidara geldiği 2002 yılında, elimizin tersiyle yere serebileceğimiz Yunan devleti ve Yunan Silahlı Kuvvetleri nasıl cesaret ediyor da, 2004 yılından bu yana, 2004’e kadar bize ait olan 16 adamız ve 1 kayalığımızı teker teker işgal edebiliyor. Bizim karasularımızda bir dünya askeri unsuruyla tatbikatlar yapabiliyor, bizim adalarımıza Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma Bakanı, kuvvet komutanları dahil papazlar, gazeteciler, hatta Avrupa ülkelerinin bakanları dahil kim var kim yok gelebiliyor. Kilise kurabiliyor, turizm yapabiliyor, yetmezmiş gibi silahlandırıp toplarını bizim anavatanımıza bile çevirebiliyor…
Sanırım her biri savaş sebebi sayılacak bu cüretkar hamleler karşısında, kimse ne oluyor burada kardeşim, siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz, derhal terk edin topraklarımızı demeyeceğinin garantisini vermiş birileri bunlara. Yıllardır gazetelerde, televizyonlarda, sosyal medyada yurtsever aydınlar bu inanılması güç durumu halka anlatmaya çalışıyorlar ama ne muhalefetten adam gibi bir ses çıkıyor, ne vatanı korumakla doğrudan sorumlu TSK’dan halka gerekli bilgilendirme yapılıyor. Yunanlar da canlarının istediği gibi adalarımıza çöküyorlar. Bunu da gizli saklı yaptıklarını zannetmeyin, her şey aleni, her şeyi, her kazanımlarını kendi medyalarında gururla paylaşıyorlar…

*  *  *

Bu konu, 11 Şubat 2016’da, yani daha 2 ay kadar önce, Türk karasularında tatbikat yapan Yunan firkateyninden havalanan bir Yunan helikopterinin, Muğla’nın Ardıççık Adası’na düşmesiyle bir daha alevleniyor. Bizim karasularımızda yasa dışı tatbikat yapan Yunanistan, helikopterini arama çalışmaları için hemen bir NOTAM – havacılar için Uyarı yayınlıyor. Allahtan memlekette namuslu, yurtsever, işini hakkıyla yapmaya çalışanlar var. Bu NOTAM’ı gören İstanbul’daki yetkililer, doğal olarak hemen bir karşı NOTAM yayınlıyor ve bu bölgenin Türk deniz arama kurtarma bölgesi olduğunu ve bu bölgede yapılacak arama kurtarma çalışmalarının Türk yetkililerle koordine edilerek yapılması gerektiğini belirtiyor. Ne acıdır ki bu konu da böyle açığa çıkıyor. Ancak Türk hükümeti, Yunan Deniz Kuvvetleri’nin Türk kara suları ihlalini ve Yunan helikopterinin Türk hava sahası ihlalini duyurmuyorlar, hatta Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde bile yayınlamıyorlar, yani açıkça kamuoyunun bilgisinden saklıyorlar…
Yunanistan, helikopterini ve 2 pilot ve 1 teknisyeninin cenazelerini arıyor, buluyor, hatta bir süre sonra Genelkurmay Başkanı, Savunma Bakanı ve kayıpların aileleriyle yine adamıza gelip tören bile yapıyorlar. Bizimkiler ne yapıyor bu arada diye soracak olursanız, cevabı; hiçbir şey. AKP hükümetleri açık olarak Ege Denizi’ni Yunanistan’a terk etmiş durumdadır ve bu tartışmasız bir vatana ihanet suçudur. 2004’ten bu yana tüm AKP hükümetleri içinde bu süreci görmezden gelerek onay veren tüm yetkililer bu işin sonunda vatana ihanetten yargılanacak ve cezalandırılacaktır…
AKP döneminde, Türk kara sularında Yunan deniz kuvvetleri tatbikat yapıyor; YAPAMAZ
AKP döneminde, Türk hava sahasında Yunan helikopterleri uçuyor; UÇAMAZ
AKP döneminde, Türk egemenliği altındaki bölgede, yanında Türk yetkililer olmadan arama kurtarma yapıyor; ARAYAMAZ ve KURTARAMAZ
Bu saatten sonra bu konunun Uluslararası Adalet Divanı’na gitmesi ve hukuk kurallarına göre çözülmesi gerekir. Ancak uluslararası hukuk gereği, 10 yıl içinde Türk hükümetinin bu tecavüzlere itiraz etmesi gerekirdi oysa AKP hükümetleri, bırakın itiraz etmeyi, bu gerçekleri kendi halkından bile sakladı, yayınlamak zorunda olduğu halde resmi internet sayfalarında bile yayınlamadı. Suçunu örtbas etti ve en acısı bir sonraki hükümeti dava bile açamayacak şekilde elini kolunu bağladı. Kabul etmesi çok zor ama büyük olasılıkla adalarımız fiilen de hukuken de gitti.
Buna benzer örnekler var dünyada. Eritre’nin işgal ettiği Zuqar ve Hanish adalarına karşı 10 yıl içinde uluslararası Adalet Divanı’na ve Londra’daki hakem mahkemesine gitmediği için Yemen adalarını kaybetti. Buna benzer bir durum şu anda Türkiye’yi de tehdit ediyor.

*  *  *

AKP’den eninde sonunda kurtulacağız ve inanıyorum ki o güzel günlere çok da kalmadı. Ancak AKP sonrası göreve gelecek yeni hükümeti ve TSK komuta kademesini çok zor bir süreç bekliyor. Yeni hükümet, devraldığı enkazla boğuşurken, bir yandan da Ege’deki adalarımızı da radarına alacak mecburen ve başlayacak Yunanistan’la 10 küsur yıl gecikmeli müzakerelere. Diyecek ki; ‘Bize ait olan adalarımızda işgalci konumunda bulunuyorsunuz, işgal ve ilhak ettiğiniz adalarımızı terk edin’. Yunanistan da diyecek ki; ‘Hayır biz işgalci değiliz, 10 küsur yıldır sizin hükümetinizin, medyanızın ve sahil güvenliğinizin, silahlı kuvvetlerinizin gözü önünde yerleştik biz oralara. Ne hükümetinizden, dışişleri bakanlığınızdan, ne de sahil güvenliğinizden bize hiçbir resmi uyarı yapılmadı, hiçbir uluslararası hukuki süreç başlatılmadı. Bütün bu olan biten, Türk hükümetinin bilgisi ve sessiz kalarak onayı dahilinde gerçekleştirildi. Uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde bize söyleyebileceğiniz hiçbir şey yoktur’.
Bu işin sonunda, AKP ve Yunanistan’ın kirli bir işbirliğiyle Türkiye’nin elinden alınan adalarımızı geri almak için tek seçeneğimiz, vatana ihanet suçundan, AKP hükümetleri içinde bu süreçte yer alan herkesi yargılamak, cezalandırmak ve bu tür Türkiye aleyhine yaşamsal konularda suç işleyerek uluslararası anlaşmalara attıkları imzaları geçersiz saymaktır. Yunanistan’ı da, Türk halkının bilgisinden saklayarak, Türk yasalarına göre suç işlemiş Türk hükümetiyle gizli bir anlaşma yaparak adalarımızı işgal etmekle suçlamaktır. Ve tabi ki gerekirse kendisine ait bu adalar için savaşmaya hazır olduğunu da göstermektir…
Kimse aklından çıkarmamalıdır ki, Türk ve Yunan halkları arasındaki barış, çok ağır bedeller ödenerek, savaşlar yapılarak kazanılmış ve kaybedilemeyecek kadar kıymetlidir. Bunu tehdit edecek her hareketten her iki taraf da kesinlikle uzak durmalıdır…

sozcu

About armadmin 9322 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.