anadoluverumelimedya.com

Güney’de yaşayan Kıbrıslı Türklere şok ihbar

Karar Limasol’da yaşayan ve çoğunluğu Roman kökenli olan Kıbrıslı Türkler arasında şok yaratırken, Kıbrıs Postası’nın aldığı bir bilgiye göre dün bazı vatandaşların evleri polis zoru ile boşaltılmaya başlandı.

Reklam alanı

Kıbrıs Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığını Limasol Kaza Yönetimi üzerinden, Kaza Amiri Aristos Gavrilidis imzasıyla dağıttığı bildirgede söz konusu Kıbrıslı Türklere “İşgal altındaki Güzelyurt’ta bir eve ve aynı zamanda Limasol’da bir Kıbrıslı Türk evine sahip olduğunuz tespit edilmiştir. İş bu belge ile mektubumu aldığınız günden itibaren 30 gün içinde boş olarak söz konusu Kıbrıs Türk evini ofisimin Kıbrıs Türk Mülkleri idare bölümüne teslim etmemeniz durumunda, Kıbrıs Türk Mülkleriyle ilgili 139 (ı)’dan 68 (ı)/2012’ye kadar olan kanunların 15. Maddesinin hükümleri uyarınca yasadışı durumun sona erdirilmesi için mevcut önlemler alınacaktır” deniliyor.

“Konuyla ilgili sağlıklı bilgi alamıyoruz…”

Kıbrıs Postası’nın Limasol’da ziyaret edip bilgi aldığı Kıbrıs Türkler ise İçişleri Bakanlığının girişimine anlam vermekte zorlandıklarını ifade ederlerken, konu için hukuksal girişim başlattıklarını ancak kendilerine sağlıklı bir bilgi verilmediğini ifade ettiler.

Gazetemize bilgi veren vatandaşlardan bazıları, Kuzeyde malları olduğunu kabul ederken, bazıları ise herhangi bir taşınmazları olmadığını ancak buna rağmen kendilerine ihbarname geldiğini söyleyerek durumu protesto ettiler.

Toplamda bölgedeki 7 aileye ihbarname geldiğini belirten Kıbrıslı Türkler, ayni ihbarnamelerin Baf bölgesinde de yapıldığı duyumunu aldıklarını belirterek, uygulamanın sadece Limasol bölgesinde değil, tüm Güney Kıbrıs’ta hayata geçirildiği konusunda ciddi endişeleri olduğunu söylediler.

“Babamdan kalma bir evim var ancak benim kullanımımda değil…”

Söz konusu kişilerden Doğan İrfan Davulcular, uzun yıllardır Güney Kıbrıs’ta, Limasol’da ikamet ettiklerini ve bugüne kadar Kıbrıs Cumhuriyeti’nden hiçbir kötü muamele görmediklerini belirterek, evlerin boşaltılmasının istenmesini anlamakta zorlandıklarını söyledi.

“Burada çocuklarım doğdu, okullarda okuyorlar. Devlet bize normal vatandaş gibi davranıyor. Hepimiz vatandaşız, oy vermek de dahil her türlü hakka sahibiz” diye konuşan Davulcular, kendisinin Kuzeyde babasından kalma bir taşınmaza sahip olduğunu ancak söz konusu taşınmazın şu anda kardeşinin kullanımında olduğunu kaydetti.

Davulcular “babamdan kalma derme çatma Mağusa’da bir evimiz vardı. O ev babamızdan bana kaldı. Ben de artık orada yaşamadığım için kardeşime bıraktım. 1990’ların başından beri burada yaşıyoruz” diye konuştu.

“Kuzeyde malım yok ama aynı ihbar bana da geldi”

Yine gazetemize konuşan ve isminin gizli kalmasını isteyen bir başka mağdur ise, kendisine de aynı yönde bir ihbarname geldiğini söyleyerek, ne kendisinin ne de ailesinin Kuzeyde herhangi bir malı olmadığını belirtti.

“Benim Güzelyurt’ta mal sahibi olduğum iddia ediliyor. Böyle bir şer yok. 2004 yılında kapılar açılınca buraya gelip yaşamaya başladık. Benim orada malım olsaydı orada kalırdım” diye konuşan vatandaş, ihbarnameleri aldıkları günden beri psikolojilerinin bozulduğunu, çocuklarının her gün ‘evimizden atılacağız’ diye ağladığını ifade etti.

Kendilerinin Kıbrıs Cumhuriyeti ile hiçbir problemleri olmadığını, insanca yaşamlarını sürdürdüklerini ifade eden vatandaş “bize bu muameleyi neden yaptıkları konusunda bir fikrimiz yok. Burada görüşünü aldığımız hukukçular evlerden çıkarılmamızın hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını söylediler. Ancak gerek sivil polisler gerekse de diğer yetkililer evleri boşaltmamızı, aksi takdirde zor kullanarak boşaltılacağını söylediler. Çok korkuyoruz” diye konuştu.

“Bu tapu bilgileri Güneyin eline nasıl geçti?”

İsminin gizli kalmasını isteyen bir başka Kıbrıslı Türk ise, Kuzeyde bulunan taşınmazlara ait bilgilerin, Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarının eline nasıl geçtiği konusunda ciddi kuşkuları olduğunu söyledi.

“Bu bilgiler kim tarafından ne şekilde sızdırıldı ben merak ediyorum. Böyle bir gizli bilgi neden verilir. Ben burada doğdum, burada büyüdüm ve 3 çocuğum da burada doğup büyüdü” diyen Kıbrıslı Türk, “adalet istiyorum” diye konuştu.

Kaza Amiri soruları cevapsız bıraktı, yetkililer sessiz…

Konuyla ilgili gazetemizin görüştüğü Limasol Kaza Amiri Aristos Gavrilidis ise kendi yetkisinin İçişleri Bakanlığı yoluyla yapılan bildirgeyi ilgili şahsılara görevi gereği ilettiğini ve konuyla ilgili yorum yapma yetkisinde olmadığını söyledi.

Söz konusu ihbarnamenin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilgili yasası tahtında, kanunlara uygun bir şekilde ve nizami olarak dağıtıldığını belirterek, bu konuda açıklama yapma yetkisinin İçişleri Bakanlığı uhdesinde olduğunu belirtti.

Öte yandan konuyla ilgili Kıbrıs Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Sokratis Hacikos Kıbrıs Postası’nın ısrarlı aramalarına yanıt vermezken, Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis’in sözcüsü Nikos Hristodulides de dün gün boyu aranmasına rağmen herhangi bir bilgi elde edilemedi.

Güneyde kayıtlı olarak yaklaşık 2300 Kıbrıslı Türk vatandaşın ikamet ettiği düşünülüyor.

Kaynak : Kıbrıs Postası

About armadmin 9321 Artikel
Günlük olaylara toplum duyarlılığını yükseltebilmeyi umuyoruz.